Ekonomi

Zamlar Yanımızda: Süt ve Süt Ürünleri İçin Çanlar Çalıyor! Tarımda Kuraklık Seçimden Daha Önemli

Geçen seneden beri enflasyonun suçlusu olduğumuz ortamda muhtemelen tek suçlu o değildi. Sonuç olarak yüzde 64,27 ile bitirdiğimiz TÜFE’de 2022 yılını tıpkı nemli yaz sıcağının hissettirdiği gibi yüzde 77,87 gıda enflasyonu ile taçlandırdık. Birleşmiş Milletler Gıda Örgütü gıda fiyatları, tüm dünyadan duyduğumuz ancak Türkiye’den göremediğimiz enflasyonun düştüğünü açıkladı. Tüm dünyanın asıl sorunu kuraklık olurken, Rusya’nın doğal gaz yolunu izleyen Avrupa havaların güzel olmasına sevindi. Türkiye’de kuraklık sürerken et, süt ve tarımdaki sorunlar yeni değil. Yıllardır üreticinin bağırdığını duymayınca haftada 2 kez süt zammını izlemek zorunda kalıyoruz.

Kasım ayında gıda enflasyonundaki artış %102,55 ile zirve yaptı. Yaz aylarında bile TÜFE’de gıda kalemi yüzde 90’ın altına düşmedi.

Tarım ve hayvancılıkla uğraşan çiftçiler uzun süredir isyan halinde. Tarım politikalarında yıllardır sorunlar olduğu konuşulurken son yıllarda bu sorunlar görünür olmaya başladı.

Süt ürünlerinde son 10 günde 2 artış oldu. Et fiyatları bir süredir yükselişte.

Geçtiğimiz günlerde ithalat analizi tekrar uygulanırken, gelen eserlerin Tarım Kredi piyasalarında veya Et ve Süt Kurumu’nda satılacağı belirtiliyor.

13 yıldır çözüm yerine farklı yöntemlerin seçilmesinin bu sonu hazırladığına dikkat çeken uzmanlar, 2007-2008 yıllarında yaşanan kuraklıklardan Türkiye’nin de etkilendiğini hatırlatırken, azalma nedeniyle 1 milyonu aşkın sağmal ineğin kesime gittiğini vurguladı. süt fiyatlarında.

Hayvancılığın azalmasından dolayı et fiyatlarında artış var.

Tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım, bakanlığın tespit ettiği sorunlara yönelik analiz üretmek yerine çiğ süt ve karkas et fiyatlarına baskı yapıldığını belirtiyor. Yıldırım, ‘daha önce defalarca denenip de başarılı olamayan ithalat’ yoluyla fiyatların düşürülmeye çalışıldığını, zincir marketler ve sanayiciler üzerinden baskı oluşturulmaya çalışıldığını belirtiyor.

2013’te 1 TL olan çiğ süt fiyatı 6 yıl bu seviyede kalırken, 2019 Mayıs’ta 2 TL, 2021 Temmuz’da 3,2 TL, yıl sonunda 4,70 TL, 2022 Nisan’ında 5,70 TL ve 2022’de 5,70 TL olarak gerçekleşti. 1 ayda 7 TL. 5 TL’ydi.

Eylül ayında fiyat değişmeyince süt inekleri yeniden kesime gitti, sektör süt bulamadı. Ulusal Süt Konseyi süt bulamayınca pazar kendi fiyatlarını oluşturmaya başladı ve kısa sürede 12 TL’lik alımlar görüldü.

Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği’nden (ASÜD) Hakan Kazancıgil, Ekonomi gazetesine yaptığı açıklamada, ilk artışın arz-talep dengesizliğinden kaynaklandığını, ardından yem fiyatları ve asgari fiyat artışlarıyla sütün maliyetinin arttığını söyledi.

Hayvanlar bölüme gidince et de azaldı. Et ve Süt Şirketi dahil olmak üzere satın alma fiyatları ve doğal olarak satış fiyatları da yükseldi.

Öte yandan kuraklık tehlikesi de artıyor. Tarımdaki uygulamalara aykırı olarak tarlaların ocak ayında sulandığı belirtilirken, yeniden ithalat analiz olarak görülüyor. Tarımsal alanlarda sulamaya bağlı maliyet artışları beklenirken, mart ve nisan aylarında beklenen yağışların olmaması durumunda sorunun daha da büyüyeceği söyleniyor.

Kuruyan ve çürüyen tohumlar da hasarın boyutunu artırır.

TÜİK’in tarımsal girdi endekslerinin alt kalemlerine bakıldığında, Ocak 2016’dan bu yana tohumda yüzde 249, mazotta yüzde 641, gübrede yüzde 845, ilaçta yüzde 240, yem fiyatlarında yüzde 458 ve ortalama 595 liralık artış gerçekleşti. binalarda ve çiftlik yapılarında yüzde olarak gözlenmiştir. Yükselişlerdeki ana kırılmanın 2022 yılında gerçekleştiği aşikar.

Tarımsal üretici fiyatlarında TÜİK’e göre bile durum bu ?

Et fiyatları gündemde tartışma konusu olmaya devam ederken,

Sosyal medyada süt tarafındaki gelişmeler yakından takip ediliyor.

Süt işlerinde süt artışını görmek bir yana,

Temel gıda fiyatlarındaki artış, maaş artışlarına rağmen alım gücü erozyona uğrayan vatandaşları zorluyor.

Algılanan enflasyondaki yükseliş bitmezken,

Belki de hayvancılık karlı olmadığı için bu fiyatların yüksek olduğunu düşünmeyenler vardır.

Geçen yıl siyasetçilerin kasaptan et almak yerine hayvanı tamamen kestiklerine dair söyledikleri cümleler hala hafızalarda tazeliğini korurken,

Piyasada her zaman sorumlu bir kişi vardır.

Üretilen poliçeler üreticiyi esas almak yerine günü kurtarmaya yönelik olduğunda,

Gıda kıtlığının giderek arttığı dünyada kendi başının çaresine bakacak ülkelerin karlı çıkacağı anlaşılıyor.

Bu artışlar hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım. ?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu